Abluka altındaki Küba, insanlarını kasırgadan kurtarmayı başarıyor. ABD’nin kaynaklarının çok küçük bir kısmına sahip olan bu küçük ada, başarısını sosyalizme borçlu.
Küba sınırlı kaynaklarla ve abluka altında mücadele veren küçük bir Karayip ülkesi. Ancak bu koşullarda dahi insanlarını çevresel felaketlerden korumayı en zengin ülkelerden daha iyi başarıyor.
Çünkü “Hazırlık ve önleyicilik” Küba Devrimi’nin niteliksel özellikleri. Küba’da sağlık alanında ve eğitim sisteminde olduğu gibi çevre politikalarında da bu ilkelerle hareket ediliyor.
Ancak bu iki niteliğin yanı sıra, Küba’daki vatandaşların refahını korumak için temel bir araç da, kasırgalara özgü planların geliştirilmesi.
ABD ve Küba’yı arka arkaya vuran Katrina kasırgasının 12. yıldönümünde, Harvey kasırgası, Houston, Teksas ve Louisiana’da tahribat yaratmaya devam ediyor.
Medicc Review Latin Amerika, Karayipler ve diğer gelişmekte olan ülkelerdeki tıbbi gelişmeleri takip eden hakemli bir dergi. Editörü Gail Reed konu hakkında Telesur’a konuştu. Küba’nın yerel hazırlık ve koruma planlarını ABD’nin afet yardım protokolüyle karşılaştırdığı konuşmasında Küba’nın bu planlarının şiddetli fırtınalar sırasında maddi hasarı en aza indirmenin yanı sıra nasıl hayat kurtardığını anlattı.
Reed, Küba’nın afete karşı hazırlıklar kapsamında eğitim, sivil savunma tatbikatı ve ülkenin nispeten küçük sivil savunma kuvvetinin bir fırtına tespit edildiğinde il, belediye ve yerel topluluk düzeyinde konuşlandırılması konularını ele aldı. Küba hükümetinin yerel nüfusa en kötüsüne hazırlanmak için yeterli fırsatı verdiğini vurgulayan Reed, 7 günlük bir uyarı süresinin olduğuna vurgu yaptı.
Reed’e göre Küba’da yerel yöneticiler, her bölge, şehir, kasaba ve köyde “risk azaltma” başlığı altındaki çalışmaların kahramanları oluyor. Rutin tatbikatlar, yerel itfaiye hizmeti, sağlık, ulaşım ve diğer hayati kamu hizmetleri ile entegre biçimde örgütleniyor. Her şeyden önce, toplumsal örgütler ve en küçük düzeydeki mahalle örgütleri, özellikle de en savunmasız kişileri güvende tutmak için nüfusu eğitmeye büyük önem veriyor.
‘BİR TAKSİ ŞOFÖRÜ, KASIRGALAR HAKKINDA BÜTÜNLÜKLÜ BİR DERS VEREBİLİR’
Reed’in ifadeleriyle: “Bir taksi şoförü Saffir-Simpson ölçeğinde 5 şiddetinde bir kasırganın ne olduğunu anlatabilir ve size hazırlık yapmak için nelere ihtiyaç duyduklarına dair bütünlüklü bir ders verebilir.” Reed ayrıca Küba’nın tahliye konusuna değil, “yerel nüfusu ve evcil hayvanları barındıracak” bir “yerel okul” un hazırlanmasını içeren “koruma” programına odaklandığını belirtti.
Reed’e göre “Kübalılar, tropik fırtına Harvey’den etkilenen ve federal yönetimden yardım talebinde bulunmaları gereken Teksas ve Louisiana halkının aksine, ülkenin büyük ölçüde daha zayıf ekonomik kaynaklarına rağmen “terkedilmiş gibi hissetmiyorlar”. Reed, Teksas’ta görüldüğü gibi yaşamsal önem taşıyan ihtiyaçların da piyasa kurallarının insafına bırakılmadığını, pazar odaklı fiyat salınımlarının Küba’da asla görülemeyeceğini vurguladı.
ABD, KÜBA’NIN YARDIM TEKLİFİNİ REDDETMİŞTİ
Reed’e göre, Küba’nın önleme politikalarına yaklaşımı, doğanın gücü ve iklim değişikliğinin etkisi üzerine iyi düşünülmüş, kapsamlı bir bakış açısı ortaya koyuyor. ABD’nin felaketten kurtulma felsefesi ise insani zayıflıkları tanımıyor, planlamaya yeltenmiyor.
Reed, ABD’nin ekonomik ablukası altında yaşayan Küba’nın, 2005 yılında Katrina Kasırgası sonrasında New Orleans halkına yardım etmek üzere Henry Reeves Tugayı’ndan 1500 sağlık görevlisi göndermeyi teklif ettiğini hatırlattı. Dönemin ABD Başkanı George W. Bush ise, bu teklifi reddetmişti.
ABD KÜBA’DAN KASIRGAYLA MÜCADELE ÖĞRENECEK
29
