8 Ekim 2017’de, yani ölümünün 50. Yıldönümünde Kahraman Kumandan Ernesto Che Guevara Ankara Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleşen törenle anıldı.
Kumandan Che nezdinde bağımsızlık ve sosyalizm mücadelesinde hayatını kaybeden devrimciler anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başlayan törende açılış konuşmasını José Martí Küba Dostluk Derneği Başkanı Gözde Somel yaptı.
Somel konuşmasında son yıllarda ülkemizde çok sayıda sağcı politikacının ve gazetecinin Che’ye çeşitli vesilelerle saldırdığını, hakaret ettiğini anımsattı. Che’nin unutturulamamış olmasının onların acısı, insanlığın ise umudu olduğunu kaydeden Somel sözlerine şöyle devam etti “Che özlediğimiz insanlığımızdır. Dünyanın öbür ucunda gencecik insanların Che diye yanıp tutuşması ise özlediğimiz insanlığımıza kavuşacağımızın müjdecisi… Anısının önünde büyük bir sevgi, saygı ve hayranlıkla eğiliyoruz.”
Açılış konuşması ardından Kumandan Che’nin Bolivya’ya giderken Başkumandan Fidel’e bıraktığı mektup okundu. Sonrasında sözü Küba Konsolosu Mayvet González Fernández aldı. Fernández konuşmasında Che’nin yaşamı ve eseriyle örnek davranışı ile Amerika kıtasında ve dünyanın diğer yerlerinde kenarda kalanlar için adanmışlığının gezegenin her yerinde O’nu bir paradigmaya dönüştürdüğünü söyledi. Emperyalizmin O’nun mirasını ortadan kaldırmaya çalıştığını ifade eden Fernandéz aksine halkların özgürlüğü için devrimci davaya katılımının O’nu ölümsüz kıldığını ve dünyanın herhangi bir yerinde mücadele eden devrimcilerde varlığını sürdüreceğini vurguladı.
Etkinlikte son konuşmayı 14 yaşında Kübalı bir genç olan Gabriel Prado González yaptı. González konuşmasında Küba gençliğinin Che’den nasıl etkilendiğini anlattı. İlkokuldan itibaren aldıkları eğitim sayesinde Che’nin amellerini, bu sayede bağımsız ülkeler olarak Latin Amerika’yı birleştirme ülküsünü ve gönüllü çalışma bilincini öğrendiklerini aktardı. González konuşmasını bitirirken Kübalı küçük öncülerin sloganının “Komünizmin öncüleri Che gibi olacağız” olduğunu hatırlattı.
Tören Kumandan Che’nin hayatını konu alan “Tüm Hayallerin Ötesinde” adlı belgeselin gösterimi ile sona erdi.
